Photo by Kari Shea
BATIL İNANÇLAR
Sayıların düzenine duyulan kadim inanç Kepler’ de olduğu bilimsel buluşlara yol açmış olsa da, daha çok büyüsel yönlendirmelere yol açmıştır ve sayı gizemciliğinin gücüne duyulan bu inanç bugüne dek varlığını sürdürmüştür. Gerçekten de popüler düzeyde artış göstermiştir. 1984 baharında, neredeyse tamamen sayıbilime, sayıların salınımlarına, insanın uğurlu sayısının keşfine, vs. adanmış bir Amerikan kitap ve dergi kataloğu yayınlandı. Görüldüğü kadarıyla bu uygulamalar klasik antikiteden bu yana değişmemiş veya çekiciliklerini kaybetmemiştir. Franz Carl Endres de her zaman çok açık konuşmuş olsa da böyle batıl inanç oyunlarının belki de en şiddetli lanetlenişi Bell’in Sayı Bilim kitabındadır. Bu alanda yönlendirilebilecek çok fazla şey vardır ve herhangi ad veya tarihin becerikli kullanımı umut verici sonuçlar doğurabilmektedir. Tarihleri oluşturan rakamlar ve adların sayılarıyla yapılan işlemler özellikle en şaşırtıcı sonuçları ortaya çıkarmaya yöneliktir. Bu açıdan sonuçların “mükemmel bir bilimsel” yolla elde edilmiş olduğu da düşünülebilir. Dünya Savaşı’nın sonunda Alman bilgin Oskar Fischer, Auferstehungshoffnung’in Zahlen (Sayılarla Diriliş Umudu) adlı kitabında, istatistik aracılığıyla Eski Ahit’teki belli sayı kombinasyonlarını yorumlamaya ve sonra da İsrail ve ilk Hıristiyanlık tarihi açısından çok kapsamlı sonuçlar çıkarmaya çalıştı. Ayrıca, gizemli kozmik dağı yeniden inşa etmeye ve sayı bilim ilkeleri aracılığıyla onu Mekke’deki Kabe ile bağlantılandırmaya çalışan ve yapıtlarının çok kapsamlı sayı bilimsel yönünden öte İslam’ın belli yönleri üstüne çok ilginç saptamalar da yapan E. G. McClain’in hayranlık uyandırıcı kitapları vardır. Gerçekten de, bilgisayar yardımıyla Kur’an’ın tamamen 19 sayısı üzerine kurulduğunu gösteren dindar bir Müslümanın girişimini hatırlayalım.

1. Antikite, Antik Çağ: (M.Ö. 6. Yüzyıl – M.S. 3. Yüzyıl)
Yunan ve Roma uygarlıklarının yayıldığı çağ.
Yaklaşık olarak M.Ö. 6. yüzyıl ile M.S. 3. yüzyıl arasındaki dönem.
Daha eski ve daha yeni uygarlıklar için kullanılır.
M.S. III. yüzyıl ile M.S. VI. yüzyıl arasındaki dönem ise Geç Antik Çağ olarak isimlendirilir.
2. Antik çağ: Antikite olarak da bilinir.
MÖ 6.- MS 3. yüzyıllar arasını kapsayan dönem. Terim özellikle Yunan, Helenistik ve Roma dönemleri için kullanılır. MS 3.-6. yüzyıllar arası da Geç Antik-Erken Hıristiyan Dönem olarak bilinir.
Böyle iyi niyetli, ama çok anlamlı olmayan, tarihsel ve mitsel verileri sayı bilim ilkelerine göre düzenleme çabası bile, sayıların uyumundan aldığımız doğal zevki ya da birtakım insanların belli sayı burçlarının kendilerini zaman içinde ve kendi yaşamlarında yinelediklerine dair doğuştan gelen duygularını bozamaz. Ama bu, gelenek ve psikolojinin ikisinin birden önemli roller oynadığı bir sınır bölgesidir. Günlük koşuşturmamızın ya da dilin ne kadar çok kısmının, 3’ün
çok önemli bir rol oynadığı sayısal bir ritimle biçimlendiğinin pek farkında değilizdir. Böyle üçlü ritimlere birkaç örnek vermek gerekirse bunlar, trafik ışıklarının 3 aşaması veya doğum günü partilerindeki üçlü alkışlaması gibi günlük yaşamın pek göze batmayan noktalarında gözükür. Bir edebi yapıtta özel bir atmosfer elde etmek için belli sayılar tekrar tekrar kullanılır ve sözcükler ve ifadeler şairlere, hatta bilginlere bilinçsizce gelir, sözcük seçimlerini üçlü aşamalarla ya da dört katlı ritmik yapılarla sürdürürler; bir Trilogie der Leidenschaft (Tutku Üçlemesi) yaratan Goethe ya da epik yapıtlarını hamse, beşleme, olarak düzenleyen İran dünyasında olduğu gibi şiirlerin içeriği için başka vezin düzenlemeleri kullanılır. Aynı şey, altın orana mümkün olduğunca yaklaşmaya çalışan sanatçılar için de geçerlidir.
Görünüşte öyle bilinçaltı yapılar vardır ki, yazarı hiç farkında değilken, sonraki yorumcu ve açımlayıcıların edebi veya sanatsal bir yapıtta zihinde tasarlanmış sayı gizemciliğini görmelerine yol açar. Modern biyoloji, kromozomlarda cinsiyet ayrımının erkekler için XY kalıbında ve kadınlar için bir çift sayı olan XX kalıbında olduğunu kanıtlamışsa, 2 ve bütün çift sayıların dişil olduğunu kabul ettiği için Pisagorcuları suçlamamız mı gerekiyor?

Açımlayıcı
Bir sorunu veya konuyu ele alıp en ince noktasına kadar gözden geçirerek anlatan (kimse)
İlgili Yazılarımız
Kaynakça
https://www.arkeolojikhaber.com/haber-antikite-antik-cag-5283/
https://www.kelimecim.com/anlam-bul/a%C3%A7%C4%B1mlay%C4%B1c%C4%B1-kelimesinin-anlami
file:///C:/Users/murer/Downloads/Sayilarin_Gizemi_Annemarie_Schimmel_pdf%20(2).pdf